19 Ağu 2009

Balık Pazarı ve Beşiktaş

Deniz kenarı değil dışardan baktığında apartmanların arasında kalmış bir yer öyle çok çekiciliği yok. Herkesin maç kadar zevk aldığı, maçtan önce teknik direktör, hakem bazen de yönetici olduğunu zannettiği, rakıların içildikçe sesin yükseldiği tezahüratların staddakinden fazla desibele ulaştığı yerdir Balık Pazarı. Artık daha da güzel belediyenin yaptığı yenilemeden sonra. Balıklar her zaman lezzetli, taptaze mezeler keza öyle ben kendimi evimde gibi hissediyorum. Her yer siyah&beyaz ne de olsa çok samimi bir ortam sonuçta her sene neredeyse aynı kişiler buna artı olarak yeni yetişen jenerasyon ve büyüklerimizle balık pazarı çok zevkli. İnönüdeki maçları iple çektiğim kadar, Balık Pazarı'nda tribünden arkadaşlarımla yaptığımız belki de birçok rakip taraftarın imrendiği Rakı&Balık ve Beşiktaş muhabbetlerini de iple çekiyorum. Geçen sene kırdığımız rakı içme rekorlarını, masaların üstüne çıkıp tezahürat yapmaları çok özledik. Bu sene ilk maç seyircisizdi gidemedik Balık Pazarı'na bir zevkimiz var hafta sonunda onuda elimizden aldılar ilk haftadan (Beşiktaş-Antalya küfürden dolayı seyircisiz maç). Şimdi de Ramazan girdi araya. Artık Eylül ayı son hafta Balık Pazarı'nda rakımızı içip tezahüratımızı yapıp maça gideceğiz. Balık pazarında Babalık, Ahtapot ve Hasbi tavsiye ettiğim balıkçılardır.

ps: fotoğraf maçlara beraber gittiğimiz Ali Temuçin'den (ç)alıntıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder